KÜLTÜR VARLIKLARI VE MÜZELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Mersin Anamur Müze Müdürlüğü

ANAMUR MÜZE MÜDÜRLÜĞÜ

İletişim bilgileri:
Adres:
Yalıevleri Mahallesi, Adnan Menderes Caddesi, No: 3 Anamur / MERSİN
Telefon: 0 324 814 16 77  
Faks: 0 324 814 30 18
E-posta: anamurmuzesi@kulturturizm.gov.tr

Sorumlu olduğu il/ilçe:
Mersin İli Anamur ve Bozyazı İlçesi

Bağlı Birimleri:
Anamorium Örenyeri    
Mamure Kalesi Örenyeri




ANAMUR MÜZESİ

Adres:
Yalıevleri Mah. Adnan Menderes Cad. No: 3 Anamur / MERSİN
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış): Anamur Müze Müdürlüğü Genel Müdürlüğümüzün 27.12.2012 tarih ve 27341 sayılı yazı oluru ile eser ve can güvenliği açısından tehlike arz ettiğinden dolayı ziyarete kapatılmıştır.


Anamorium Antik Kenti’nde Amerikalı ve Kanadalı bilim adamları tarafından 1960 yılında başlatılan arkeolojik kazılar yöredeki tüm kültürel kalıntıların değerlendirilmesi amacıyla, Anamur İlçesi'ne bir müze yapılması fikrini ortaya çıkarmıştır. Müze binasının ilk temeli 1976 yılında Yalıevleri Mahallesi'nde tahsis edilen 2630 m²lik arsa üzerine atılmıştır. 1990 yılında inşaat işlemlerinin tamamlanmasından sonra 1992’de teşhir ve tanzim çalışmaları sonuçlandırılmıştır.
Bu zamana kadar sağlıklı bir müze binasının olmaması nedeniyle; Anamorium kazılarında ortaya çıkarılan eserler Alanya Müzesi'nde, ilçe çevresinden ele geçen diğer eserler ise Silifke Müzesi'nde korunmuştur. 1984 yılında Anamur Müzesi'ne kadro tahsisi ile personel sağlanmış ve müze Atatürk Bulvarı üzerinde kiralık bir dükkanda hizmet vermeye başlamıştır. Anamur ve çevresinde kültür ve tabiat varlıklarının tespit çalışmalarını sürdüren müze, 1985 ve 1986 yıllarında Bozyazı (Nagidos) Nekropolü’nde ve Mamure Kalesi içindeki Rig Manoi Antik Kenti kalıntılarında kurtarma kazısı çalışmaları gerçekleştirmiştir.
Alanya ile Silifke Müzelerinden getirilen Anamur kaynaklı eserlerin yanı sıra Bakanlığımızca kapatılan Erdemli Müzesi'nden nakledilen ve halkımızın büyük bir duyarlılıkla getirdiği eserlerin sayısı bugün 24476 adettir. Müze binasının üst katında idari odalar, kütüphane, fotoğrafhane, konferans salonu, alt katında ise kafeterya, etnografik ve arkeolojik eserlerin bulunduğu bölümler, eski eser depoları ve laboratuvar yer almaktadır.
Müze arkeoloji ve etnografya bölümlerinden meydana gelmiştir. Arkeolojik eserlerin teşhir edildiği salonda Anamorium Antik Kenti kalıntıları ve buluntularının dışında Alanya ile Silifke müzelerinden getirilen yöreye özgü eserler bulunmaktadır. Müzedeki belli başlı eserler arasında; Kelenderis ve Nagidos antik kentlerinin mezar buluntuları, MS V. yüzyıla tarihlendirilen zemin mozaiği, MÖ IV - III. yüzyıllara ait ölü ve adak eşyaları, Anamorium yerleşiminde ortaya çıkarılan pişmiş topraktan yağ kandilleri, Roma Çağına ait tunç Athena heykeli ile tunç kantar ağırlıkları yer almaktadır.
Müzenin etnografya bölümünde ise yöresel düz yaygılar sergilenmektedir. Bunların başında Bönce, Çigni, Düşük, Ala, Aynalı ve Boncuklu olarak isimlendirilen kilimler gelmekte olup bu bölümde yöresel giysiler ile ateşli ve kesici silahlar da teşhir edilmektedir.
  • Mersin-Anamur-AnamurMüze01.jpg
  • Mersin-Anamur-AnamurMüze02.jpg
  • Mersin-Anamur-AnamurMüze03.jpg
  • Mersin-Anamur-AnamurMüze04.jpg














ANEMURİUM ÖRENYERİ

Adres:
Ören/Batıkent Mah.Anamur / Mersin
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış):
Yaz Ziyaretçi Saatleri: 08:00-19:00
Kış Ziyaretçi Sayısı: 08:00-17:00


Anemurium Antik Kenti; Mersin İli, Anamur İlçesi, Ören Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Gerek tarihi kaynaklar gerekse modern araştırmalar kentin Roma Çağı boyunca Kilikya Bölgesi ile Anadolu'nun ekonomik ve siyasi açıdan en önemli merkezlerinden birisi olduğunu ortaya koymuştur. “Rüzgarlı Burun” anlamına gelen Anemurium Kenti’nin kimler tarafından ve ne zaman kurulduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte kentin adı bir liman listesinde geçtiği için MÖ 4. yüzyılda var olduğu söylenebilmektedir.
Kommagene kralı IV. Antiokhos Dönemi'nde sikke basan kent, MS 72 yılına kadar Antiokhos’un, MS 382 yılına kadar da Roma İmparatorluğu’nun egemenliğinde kalmıştır. Anemurium, MS 3. yüzyılın ilk yarısında uzun yıllar süren huzur ve istikrar sonucunda olgunlaşmış bir kent konumuna gelmiştir. Bu tarihlerde yürütülen imar faaliyetleri kapsamında tiyatro, odeon, bazilika, hamamlar, su kemerleri ve yüzlerce mezar yapısı inşa edilmiştir. MS 260 yılına gelindiğinde Sasaniler tarafından ele geçirilen Anemurium’da sağlanan huzur ortamı ne yazık ki son bulmuş, buna bağlı olarak ortaya çıkan karışıklıklardan dolayı yeni savunma surları yapılmıştır.
Doğu Roma Dönemi'ne gelindiğinde ise özellikle MS 5 ve 6. yüzyıllarda diğer tüm Doğu Roma kentleri gibi Anemurium da oldukça zenginleşmiştir. Bu dönemde yeni kilise binaları ve hamamların yanı sıra birçok kamusal yapıya görsel zenginlik katan zemin mozaikleri yapılmıştır. MS 580 yılında meydana gelen büyük depremde ne yazık ki yapıların büyük çoğunluğu ciddi hasar görmüştür. Tüm bunlar MS 1. yüzyıldan 7. yüzyıla kadar yaklaşık 700 yıl boyunca kesintisiz yerleşim gören Anemurium antik kentinin, başta Akdeniz Bölgesi olmak üzere ülkemizin sahip olduğu en önemli ören yerlerinden biri olduğunu göstermektedir.

NEKROPOL
Kilikya Bölgesi’ndeki en büyük ve en zengin mezar örneklerine sahip Anemurium Nekropolü, kentin kuzeydoğu yönüne doğru yayılım göstermiştir. MS 1. yüzyıldan 4. yüzyıla kadar tarihlendirilen yaklaşık 350 adet mezar yapısı tespit edilmiştir. Nekropolün genelinde beşik tonozlu mezarlar hakim olup çoğunun tonozları olduğu gibi korunmuştur. Mezarlık alanında exedra, kesik koni, kubbe, baldakhen tipli mezar örnekleri ile kaya mezarları da bulunmaktadır. Mezarların bir kısmında fresk, mozaik gibi süsleme amaçlı bezemeler yer almaktadır. Ayrıca bu mezarların bazıları mezar sahibi için ziyafet törenleri yapılabilecek ve özel festivaller kutlanabilecek şekilde düzenlenmişlerdir.

ODEON
MS 2 veya 3. yüzyılın başında inşa edildiği düşünülen odeon, antik kentin en iyi korunmuş yapılarından birisidir. Yaklaşık 900 kişilik olan yapı 31.00 x 21.00 m ölçülerinde, dört cepheli ve iki katlı bir plana sahiptir. Odeon 15 oturma sırası, gösterilerin yapıldığı bir orkestra, sahne binası ve alt katta yer alan ”U” formlu tonozlu galeriden meydana gelmektedir. Orkestra ve "U" formlu tonozlu galerinin zemini mozaikle kaplıdır.

HALK HAMAMI
Antik kentin iyi korunmuş mimari yapılarından biri de halk hamamıdır. Günümüze çatısına kadar korunmuş durumda gelen yapı 30.00 x 25.00 m ölçülerinde olan iki katlıdır. Birinci katın doğusunda beş adet tonozlu mekanı bulunan hamamın ikinci katına, doğu cephede yer alan tahminen 30 basamaklı bir merdivenle ulaşılmaktadır. İkinci katta 12 adet mekan, bir koridor ile geniş ana salon bölümleri vardır. Bu mekanların birçoğunda zemin döşemesi olarak mozaikler kullanılmıştır. Hamamda yapılan kazılar, yapının en erken inşa evresinin büyük olasılıkla Geç Cumhuriyet-Erken İmparatorluk Dönemi’nde olduğunu ortaya koymuştur.

TETHYS MOZAİĞİ
Odeonun kuzeybatısında, modern asfalt yolun hemen yanında duvar temel izleri günümüzde de görülebilen bir yapı bulunmaktadır. Tam olarak işlevi bilinemeyen bu yapının sivil mimari örneğinden ziyade bir kamu yapısı olabileceği düşünülmektedir. Söz konusu yapının odaları seçilebilmekte olup zemini mozaiklerle süslüdür. Kuzeyde bulunan oda zeminindeki mozaik oldukça önemlidir. Bu mozaikte ortada bir kadın figürü ve bu kadın figürünün etrafında yunus ve balık gibi deniz canlıları bulunmaktadır. Koyu mavi, açık mavi, koyu kırmızı, sarı renkli tesseralarla oluşturulan bu mozaikteki kadın figürünün etrafındaki deniz canlılarından yola çıkarak Tethys olabileceği ileri sürülmüştür. Ayrıca söz konusu mozaiğin MS 3. yüzyılın 2. yarısı ya da 4. yüzyılın başlarında yapılmış olabileceği düşünülmektedir.
  • Mersin-Anamur-Anemurium01.jpg
  • Mersin-Anamur-Anemurium02.jpg
  • Mersin-Anamur-Anemurium03.jpg
  • Mersin-Anamur-Anemurium04.jpg















MAMURE KALESİ ÖRENYERİ

Adres:
Bozdoğan Mah. D-400 Karayolu üzeri Anamur / MERSİN
Müze Ziyaret Saatleri (Yaz/Kış):
Yaz Ziyaretçi Saatleri: 08:00-19:00
Kış Ziyaretçi Sayısı: 08:00-17:00


Mersin-Antalya karayolu üzerinde, Anamur'un 6 km güneydoğusunda, Bozdoğan Mahallesinde yer alan, günümüze oldukça sağlam ulaşabilmiş kalelerden biri olan Mamure Kalesi yüksek kayalıklar ve düzlükler üzerine inşa edilmiştir. MS IV. yüzyılda Romalılar tarafından yapılmış olduğu tahmin edilen yapı Doğu Roma ve Haçlılar zamanında genişletilmiştir. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından 1221 yılında ele geçirildiği sırada yıkılan kalenin yerine bu günkü kale yapılmıştır. Daha sonra Karamanoğulları ve Osmanlılara geçmiştir.
Kale ve çevresinde MS 3 ve 4. yüzyıllarda fazla önemi olmayan Roma yerleşimi olduğu tahmin edilmektedir. 1988 yılında, Anamur Müze Müdürlüğü’nce yapılan kurtarma kazıları sonucunda; moloz taştan, araları Horasan harçlı olarak inşa edilmiş, tabanları mozaik döşeli, hamam ve konut olduğu sanılan mekanlar ortaya çıkarılmıştır. Bu kalıntıların Ryg monai antik kentine ait olduğu sanılmaktadır.
Mamure Kalesi'nin oturumu 23500 m2'dir. Kale, yüksek duvarlarla ayrılmış doğudaki iç avlu, batıdaki dış kale ve bunların güneyindeki kayalıklar üzerine inşa edilmiş iç kale olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır. 39 kulesi, su sarnıçları, camisi ve kuzeyde hamamı bulunan kalenin etrafı 10 metre genişliğinde savunma amaçlı hendekle çevrilidir. Kalenin bugün kullanılan giriş kısmı, kalenin esas giriş yeri değildir. Asıl giriş kapısı iç avlunun kuzeyinde, dört köşe planlı, iki kule arasında kalan yerdir. Bu kapıyı dışarıya bağlayan ve hendekten kaleye girişi sağlayan köprü bugün bulunmamaktadır. Kalenin su ihtiyacı ana giriş kapısının kuzey doğusundaki burcun olduğu yerde, hendek üzerinde iki sivri kemerle geçişi sağlayan su yolu ile temin edilmiştir. Kalenin kuşatılması halinde ise su ihtiyacı kalenin değişik kesimlerinde yer alan sarnıçlarla karşılanmıştır. Çift katlı olan kale duvarları içerisinde birbirleri ile bağlantılı olan galeriler bulunmakta olup üst kattaki burçlara ve seyirdim yerlerine merdivenlerle ulaşılmaktadır. Kalenin güneyde sahil kenarındaki baş kale olarak adlandırılan kalın ve yüksek gözetleme kulesinden başlayarak, dairesel ve dört köşe formunda baş kale ve köşe burcunun yanında üstü tamamen yıkılmış olan Fener Kulesi görülmektedir.
Dış kalede, merkezi planlı, tek kubbeli bir cami ile çeşmesi, depolar, sarnıçlar ve askerlerin iskan yerleri olması muhtemel birimler bulunmaktadır. Bazı yayınlarda kale içerisinde Hüseyin Gazi’ye ait bir türbenin yer aldığından söz edilmektedir. 16. yüzyıl Osmanlı mimarisinin klasik ögelerini taşıyan caminin ilk inşası Karamanoğulları Dönemi’ne aittir.
Kalenin asıl giriş kapısı üzerinde altı satır kitabesi bulunmaktadır. Kitabede özetle “Karamanoğlu Alaaddinoğlu Mehmet oğlu Sultan İbrahim inşa etti. Mamure Beldesi ve kalesi savaş için yardım edilen köşedir. Korunan yerleşim yeri Allah yolunda hediye olarak cihat için onun yardımı ile tamam oldu. Allah’ın nimetlerinden verdiği uyanıklık ve doğru yolu gösterdiğinden şükürler olsun. Bu tarih Mükerrem Şevval ayında 854 (1450) yılında yazıldı.” demektedir. Ayrıca Şikari tarihine göre; "Anamur ve Taşeli'nin Kagırler tarafından zapt ve harap edilmesi üzerine Karamanoğlu Mahmut Bey (1300-1308) 36.000 kişilik ordusuyla düşmanı bozguna uğratıp, kaleyi ele geçirmiş, mamur edip, adını Mamuriye koymuştur." kaydı geçer.
Kalenin daha sonra 16. yüzyıl ortalarında ve 18. yüzyıl sonlarında yeniden onarım gördüğü ve kaleye yeni eklentiler yapıldığına dair belgeler bulunmaktadır. Son olarak 1960’lı yıllarda Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce onarım yapılmıştır. Kalenin işçiliği ve yapım tekniği Alanya Kalesi’ni hatırlatmaktadır. Mamure Kalesi 2012 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınmıştır.
  • Mersin-Anamur-MamureKalesi01.jpg
  • Mersin-Anamur-MamureKalesi02.jpg
  • Mersin-Anamur-MamureKalesi03.jpg
  • Mersin-Anamur-MamureKalesi04.jpg